AK Parti Çanakkale Belediye Meclis Üyesi Mehmet Özkurnaz, sessizliğiyle dikkat çekmeye devam ediyor. Ancak bu öyle böyle bir sessizlik değil; adeta “siyasi yoga” gibi: derin, uzun ve hiçbir sesi olmayan bir duruş.
Göreve geldiği günden bu yana ne polemiklerde göründü, ne söz aldı, ne de AK Parti’nin şehirdeki duruşunu savundu. Mecliste her konuşanın sesi yankılandı, bir tek Mehmet Bey’in sesi hâlâ meçhul. AK Parti’nin Grup Başkanvekili Av. Ergin Sezen ile Belediye Başkanı Muharrem Erkek arasında yaşanan tartışmalarda bile, sanki meclis değil müze gezisindeymiş gibi davranan Özkurnaz, bu yaklaşımıyla parti tabanında da soru işaretleri doğurdu.
Dahası, son dönemdeki boykot süreçlerinde ve kritik oylamalarda da bir kez olsun sesini yükseltmeyen, parti politikalarına dair tek bir cümle dahi kurmayan Özkurnaz’ın bu kronik suskunluğu artık sadece parti içinde değil, kamuoyunda da rahatsızlık yaratıyor.
“CHP’yi eleştirmekten mi çekiniyor, AK Parti’yi savunmaktan mı korkuyor?” sorusu yüksek sesle soruluyor.
İşin başka bir boyutu daha var… Mehmet Özkurnaz aynı zamanda Çanakkale Olay gazetesinin sahibi. “Tarafsızlık” adı altında geliştirilen bu stratejik suskunluk, kamuoyunda “tarafsız değil, sessiz taraf” yorumlarına neden oluyor.
AK Parti seçmeni, mecliste kendisini temsil eden bir figür değil, aktif ve cesur bir duruş bekliyor. Fakat bugüne kadar sessizliğini bozmayan Özkurnaz için sosyal medyada şu yorumlar dikkat çekiyor:
“Mikrofon korkusu mu var, yoksa meclis koltuğu sadece gazete küpürü için mi?”
Çanakkale siyasetinde “Özkurnaz tipi”, artık sadece mecliste değil, sahada da tartışma konusu. Siyasetin sustukça büyüyen yüzleri, temsil sorumluluğunu taşımaya ne kadar uygun?
DİP NOT: Ve eğer bu sessizlik, yorgunluktansa… belki de iki işi birden yürütmek zor geliyordur. O zaman ya gazeteciliği seçsin, ya da meclis üyeliğini… Özetle Tarkop Başkanı , Gazete sahibi ve Meclis üyesi olan ÖZKURNAZ görünürde İsviçre çakısı, icraatte ise tırnak çakısı olarak değerlendiriliyor..