Cumhuriyet Halk Partisi Çanakkale İl Genel Meclisi Grup Başkan Vekili Avukat Güneş Pehlivan İl Özel İdaresine ait lojmanların kira bedelleriyle ve bu lojmanlarda kalan kişiler hakkında açıklamalarda bulundu. Pehlivan yaptığı açıklamada:
‘’Mayıs ayında yayımlanan Tasarruf Tedbirleri kapsamında “kamu kurumlarının lojman kiraları ve sosyal tesis ücretlerinin rayiç bedeller dikkate alınarak yeniden belirleneceği” öngörülüyor.
Bu yönde İl Genel Meclisimizin haziran ve temmuz toplantılarında basın ve kamuoyu önünde Çanakkale İl Özel İdaresi’ne lojman kiraları hakkında yönelttiğimiz sorular yanıtsız kaldı. Aylık kira bedelleri hakkında sorulan sorulara açık ve net cevap vermemek için olağanüstü çaba gösterildi.
İl Özel İdaresi lojmanlarının aylık kira bedellerini açıklamaya şöyle başlayalım;
Ortalama 48 bin TL- 60 bin TL aylık maaş alan üst düzey bürokratların Çanakkale İl Özel İdare lojmanlarında ödediği “en yüksek” aylık kira bedeli ile bir vatandaş en fazla 2 kg 300 gram kıyma alabiliyor. En çok 2,4 litre zeytinyağı alabiliyor. 2,5 kg Ezine Peyniri alabiliyor. Gestaş feribot büfelerinden 7 adet kaşarlı tost yiyebiliyor. Geçmese de ücretini ödediği Çanakkale Köprüsü’nden iki kez geçemiyor. Aynı bedelle aylık olarak kiralanabilecek herhangi bir ürün olup olmadığını araştırdığımızda, karşımıza ev, araba değil; yalnızca siyah beyaz fotokopi makinesi çıkıyor! Yurt ve ev kiralarını ödeyemediği için kazandığı üniversiteye kayıt yaptıramayan veya mevcut okul kaydını donduran yüz binlerce üniversite öğrencisinin olduğu bir ülkede, kamu kurumları, kamu konutlarını, üst düzey bürokratlara fotokopi makinesi kirasına denk bedelle kiralıyor.
Sözün özü, dolgun maaşlı üst düzey bürokratların İl Özel İdare lojmanlarında ilçelerde aylık 585 TL, merkezde ise 975 TL kira bedeli ile oturduğunu ve tasarruf tedbirlerine rağmen kira bedellerinin hala piyasa rayiç bedellerine niye uyarlanmadığını açıklamak oldukça güç bir iş. İki aydır yanıt almamamız kabul edilebilir (!)
Üstelik 2007 yılında kabul edilen ve hala yürürlükte olan İl Özel İdaresi Konut Yönetmeliği’ne göre lojmanlarda kiracı olarak oturmaya hak sahipliği “İl Özel İdaresi hizmetlerinde görevlendirilen kamu personeline” ait olmasına rağmen, İl Özel İdare personeli olmayan başka kurumların İl Müdürleri ve üst düzey kamu görevlileri de aynı aylık kira bedelleri ile bu lojmanlardan yararlandırılıyor.
Artan maliyetler ve tasarruf tedbirlerinden ileri gelen kısıtlamalar ile İl Özel İdarelerin daha yüksek maliyetle, daha az yatırım ve hizmet üretebilecekleri açık. Bu sebeple kaynak ve gelirlerin verimli kullanılması önem arz ediyor. Buna rağmen lojman kiralarında tasarruf tedbirleri hükümleri henüz uygulanmış değil. Peki soruyoruz, ülkeyi derin bir yoksulluğun pençesine sürükleyenlerin sözde tedbirleri yine kendi han-ı iştihasını değil, yoksulluğun pençesinde mecalsiz kalmış vatandaşı mı hedef alıyor?
İktidar mensuplarından fazladan bir aferin alma peşinde bu hususlara cevap yetiştirmek için sıraya girecekleri, işine geldiğinde Anayasa tanımaz olup işine geldiğinde kurala, kılıfa uydurmakta uzmanlaşmış olanları, hiçbir bahane, mazeret ve savunmayı kabul etmeyeceğimiz konusunda şimdiden uyarıyorum.
Vatandaşın barınma sorununun bir krize dönüştüğü, hayat pahalılığının toplumun omuzlarına çöktüğü, kamu kaynaklarının halka değil, itibarlı kişilere döndüğü bir ortamda sizin bu konuda öne sürebileceğiniz tek bir haklı gerekçe yoktur, olamaz.
Yönetmeliğe aykırı olan kiralama işlemleri hakkında gereğini yapın.
Tasarruf Tedbirleri Genelgesi hükümlerini uygulayın.
Ya da gelin bu lojmanları mevcut aylık bedelleriyle öğrenci yurdu yapalım. “Yönetmeliklere uymaz, kurum zarar eder, olmaz öyle şey” şeklindeki veryansınınızı duyar gibiyim!’’ İfadelerini kullandı.