Çanakkale’nin Çan ilçesinde 2 (iki) dönem 10 yıl belediye başkanlığı yapan Abdurrahman Kuzu 2019 yerel seçimlerinde parti içi muhalefet sebebi ile seçimi kaybetmiş, kazanan ise Chp’li Bülent Öz olmuştu.
Bülent Öz göreve geldiği ilk günden itibaren önceki dönem belediye başkanı Abdurrahman Kuzuya yönelik ağır eleştiri ve ithamlarda bulunmuş Kuzu ise ”Muhattap dahi kabul etmiyorum.” diyerek sessizliğini korumuştu.
Üç buçuk yıldır Çan belediye başkanlığı görevini yürüten CHP’li Bülent Öz ise 1 haziran günü, mütaahit olan öz kuzeni şikayeti üzerine Çanakkale Emniyet Müdürlüğü kaçakçılık ve organize suçlarla mücadele (Kom) ekiplerince Cumhuriyet Başsavcılığının talimatı doğrultusunda gözaltına alınarak Emniyet Müdürlüğünde ki sorgusunun ardından adliyeye sevk edilmişti.
Bülent Öz ile birlikte gözaltına alınan diğer şüpheliler Cumhuriyet Savcılığındaki ifadelerinin ardından Adli Kontrol şartıyla serbest bırakılmış, Bülent Öz ise tutuklanma talebi ile nöbetçi mahkemeye sevk edilmişti. Mahkeme ise il dışı/yurt dışı, imza… gibi yaptırımların yer aldığı adli kontrol şartı ile Bülent Öz’ün tutuksuz yargılanmasına karar vermişti.
Yaşanan bu süreçte İçişleri Bakanlığı mülkiye baş müfettişleri Çan Belediyesini mercek altına almış incelemeler sonucunda hazırladıkları raporu ise bakanlığa göndermişlerdi. Hazlırlanan ropor neticesinde ise Chp’li Bülent Öz İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun onayı ile Belediye Başkanlığı görevinden alınmıştı.
Bütün bunlar yaşanırken iddiaların sahibi aynı zamanda Bülent Öz’ün yeğeni Özgür Erbil sosyal medya hesabında ağır iddia ve eleştirilerini yöneltmiş Bülent Öz cephesinden ise yine herhangi bir cevap gelmemişti.
Bülent Öz kanadı iddialara cevap vermek yerine ortada herhangi bir delil belge ve yasal dayanak olmadan önceki dönem Belediye Başkanı Abdurrahman Kuzu’yu hedef alarak gündemi değiştirmeyi ve bu vesileyle hedef şaşırtmayı tercih ettiler.
Abdurrahman Kuzu ise bugün sessizliğini bozarak bir basın açıklamasında bulundu.
Kuzu açıklamasında; ”YALAN VE İFTİRALARINIZIN SONU YOK… Bugün, hakkımızda asılsız ve iftira içeren bir sosyal medya haberi ile karşılaştık.
Dün sözde 2 milyon olan kamu zararı iddiasının önce 4 milyona, sonra 6 milyona, bugün de 12 milyona çıkarılmasını hayretle ve şaşkınlıkla izlemekteyiz.
TEK NİYETLERİ HEDEF ŞAŞIRTMAK
Haklarında irtikap ve rüşvet aldıkları belgelenmiş kişilerin, gündemi değiştirmek amacıyla, taraflı bir sosyal medya hesabından yaptırdıkları haber yalan ve iftiradan ibarettir.
İŞ YOK, İFTİRA ÇOK;
Seçildikleri günden beri “Cambaza Bak” misali tarafımıza her türlü iftirayı atıp, sonrasında yakayı ele verenler bilmelidir ki; 3 yıldır attığınız tüm iftiralar İlahi adalet sayesinde dönüp dolaşıp sahiplerinin ayağına dolanmış ve tüm kamuoyu kimin ne olduğunu apaçık belgeleriyle birlikte görmüştür.
HER GÜN KAFANIZA GÖRE ARTTIRDIĞINIZ SÖZDE KAMU ZARARI GERÇEĞİ;
3 yıl önce 2.668.000 TL kamu zararı iddiası içeren bir müfettiş raporu mevcuttur. Bu rakamı ilgili müfettiş hiçbir inceleme yapmadan, hiçbir uzman görüşü almadan kitabi bilgilere dayanarak ve alanı olmamasına rağmen kendince hesaplama yaparak bu zararın olabileceğini ilk raporuna görüş olarak bildirmiştir. Fakat; 1 yıl sonra tarafların savunmaları alınmış, dosyalar incelenmiş, gerekli hesaplamalar yapılmış ve bunun neticesinde bahsedilen kamu zararının olmadığı belirtilmiş ve soruşturmaya gerek olmadığı kanaatine varılmıştır.
Kaldı ki;
Kamu zararı ifadesi bazılarında belge ile tescillendiği gibi bir rüşvet ve irtikap suçu değildir. İlk teftişte yanlış ve usulsüz bir şekilde iddia edilen bu kamu zararı ile kastedilen “Termal Oteli 16 milyon TL’ ye değil de, 18 milyon TL’ ye satmalıydınız.” ın ifadesidir. Halbuki dönemin CHP İlçe Başkanı bu satış ihalesinin iptali için dava açmış ve mahkeme yapılan ihalenin usule uygun olduğunu teyit etmiştir.
Tüm bunlara rağmen 3 yıl önce soruşturma izni verilmeme kararına yasal itirazını yapmayan mevcut belediye başkanı ne hikmetse, hakkında kuzeninin şikayeti üzerine ve belgeleri ile rüşvet ve irtikap suçu ortaya çıkınca müflis tüccar misali yine olmayan bir kamu zararını varmış gibi kendi yaptıklarını unutturmak için gündem oluşturmaktadır.
Bu konudan siyasi olarak nemalanmak için 3 yıldır dava açmayanlar, ne hikmetse kendi usulsüzlükleri açığa çıkınca gündemi değiştirmek için davacı olmuşlar, konu yargıya taşınmış ve süreç devam etmektedir.
On yıllık dönemimize ait tüm belgeler, ihale dosyaları ve her şey elinizde mevcut iken yalan ve iftiradan öteye geçemediniz.
10 yıl boyunca yaptığımız örnek proje ve yatırımlarla namını duyurduğumuz Güzel Çanımızın adını, döneminizi bile tamamlayamadan lekelediniz.
Yatıp kalkıp zamanınızı, başarısızlıklarınızı ve usulsüzlüklerinizi örtmek için Abdurrahman Kuzu ve Ekibine iftira atarak geçirdiniz. Tüm bu iftiralarınıza rağmen ben ve meclis üyelerim rüşvet ve irtikap ile değil, sadece Çanımıza kazandırdığımız eserlerle ilgili olarak savunma vermekteyiz.
Çok Şükür ki, şu anda biz;
1- Yeni İmam Hatip Orta Okulunun arkasına imarda yol açmak,2- KYK Öğrenci Yurduna imarda yol açmak,3- Yeni Devlet Hastanesini arka parsel yerine ana cadde üzerine yapmakgibi nedenlerden dolayı meclis üyelerimle beraber savunma vermekteyiz.
Şahsımdan ise 10 yıllık görevimin sonunda ödemem istenen; sadece ve sadece Çan’ lı kamyoncularımıza ve esnafımıza zabıta tarafından kesilen cezaların (encümenin affetme yetkisine rağmen) affedilmesi sonucu çıkan 55 Bin TL’ dir. Bunu da taksitler halinde cezaları affedilen vatandaşlarımız adına gururla ödemekteyim.
Lütfen kendi kirli hesaplarınızı ve işlerinizi örtmek için; 10 yılı hizmetle geçen bir dönemi karalamayın.
ÇAN HALKINDAN DA RİCAM;
gecesini gündüzüne katıp çalışıp, sayısız esere imza atanlarlarla ; usulsüzlükleri belgelerle ortaya çıkanları bir tutmamalarıdır.” ifadelerine yer verdi.