Çanakkale Madenciler Derneği tarafından 31 Ağustos Pazartesi 19:30’da basın toplantısı düzenlendi. Truva Otel’de düzenlenen toplantıda yapılan açıklamada, Madenciler Derneği’nin Çanakkale halkı ve maden firması arasında bir köprü görevi gördüğü belirtilerek; “Çevresel değerlerin korunduğu sürdürülebilirlik, madencilerin asli işlerinin başında gelir” denildi.
Çanakkale Madenciler Derneği il yönetimi, bugün saat 19:30’da Truva Otel’de yerel basın temsilcileriyle bir araya geldi. Covid-19 pandemisi nedeniyle yazılı olarak yapılan basın açıklamasında Çanakkale Madenciler Derneği Başkanı Mehmet Naci Tülek tarafından şu ifadelere yer verildi; “Ulu önderimizin ve dava arkadaşlarının bizlere hediyesi bağımsızlığımızın sembolü 30 Ağustos Zafer Bayramımız bir kez daha kutlu olsun’ Ulu’ önderimizin de Türkiye’nin kalkınması için öncelik verdiği İktisadi egemenlik konusu, bu akşam bir araya gelmemize vesile olmuştur. İktisadi egemenlik konusu, Atatürk’ün 17 Şubat 1923 tarihinde toplanan İzmir iktisat Kongresi’nde en çok üzerinde durduğu konudur. ‘Ulusal egemenlik, iktisadi egemenlik ile pekiştirilmelidir’ diyerek iktisadi hayatın yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti için önemini belirtmiştir. Kongrede kabul edilen Misakı iktisat esasları iktisadi hayatın düzenlemesini amaçlamıştır. 12 maddeden oluşan Misakı iktisat esaslarının 5. maddesi madenlerle ilgilidir. Bu maddede, Türk halkının altın hazinesine sahip olduğu madenleri kendi üretimi için işleteceği ve sahip olduğu servetleri herkesten fazla tanımaya çalışması gerektiği belirtilmiştir. Bu amaçla; – 20.05.1933 tarihinde Türkiye’ de petrol ve bunlarla çıkacak diğer madenleri aramak ve sonuçları elverişli olanları işletmek üzere Petrol Arama ve İşletme İdaresi ve Altın Arama ve İşletme İdaresi iktisat Vekâletine bağlı olarak, – 14 Haziran 1935 tarihinde, Atatürk’ün direktifi ile Türkiye’nin yer altı kaynaklarını işletmek ve değerlendirmek üzere Etibank, sanayinin ihtiyacı olan madenleri, endüstriyel hammaddeleri, enerjiyi üretmek ve bu işlerin yapılması için gerekli sermayenin toplanacağı her türlü bankacılık işlemini yapması için kuruldu.”
“Çanakkale ve Ülkemiz ekonomisine büyük katkı sağlamaktadır.”
“Buradan da anlaşılacağı gibi bize bırakılan emanete sahip çıkmak, derneğimizin en kıymetli amaçlarından biri olmalıdır. Yeraltı zenginliklerimizin tespit edilip, üretilerek ekonomiye kazandırılması ekonomik bağımsızlığımıza büyük katkılar sunacaktır. Bu bağlamda değerlendirdiğimizde, Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan Karadeniz’deki Tuna -1 kuyusunda keşfedilen doğalgaz yatağı ülkemiz için iktisadi anlamda büyük bir değer ifade etmektedir. Karadeniz’de keşfedilen doğalgaz yatağı ile bölgemizde işletilmekte olan ve işletmeye hazırlanan maden konuları da bizim bu toplantıyı düzenlememize vesile olan iki önemli gündem maddesidir. Maden çeşitliliği açısından zengin olan Çanakkale ilimizin ekonomisiyle ilgili olarak; -Seramik fabrikalarımızın kullandığı endüstriyel hammaddelerin üretimi, -Termik santrallerin kullanmakta olduğu kömür üretimi, -Diğer sanayi dallarında kullanılan Çimento Hammaddeleri, Kalsit, Agrega üretimi, -Sanayimizin ana metallerinden Bakır, Altın, Kurşun gibi metalik madenlerin üretimi, Çanakkale ve Ülkemiz ekonomisine büyük katkı sağlamaktadır.”
“Büyük yarar sağlamaktadırlar”
“Çanakkale ilimiz genelinde maden üretimi ile ilişkili olarak; 3 adet firmanın 5 Seramik fabrikası, 6 adet Kömüre dayalı Termik santral, 1 adet Demir Çelik fabrikası, 1 adet Altın Tesisi, 7 adet Doğal Gaz kullanan fabrika, bulunmaktadır. Her doğrudan çalışan kişi başına 12 dolaylı kişi fayda sağlamaktadır. Yukarıda belirttiğim’, tesislerde çalışanların sayısı dikkate alındığında, Çanakkale’mizin bu kutsal topraklarında maden ve madencilikle ilgili tesislerden ne kadar çok insanın fayda sağladığı anlaşılmaktadır, veremiyor. Bu sebeple madenler oluştukları yerlerde çıkartılıp işletilme mecburiyeti arz ederler. Madenler kısıtlı kaynaklardır, belirli sürelerle üretilirler ve tamamı işlendikten sonra bu yerler tekrar doğaya kazandırılarak eski statülerine geri dönerler. Kısaca, yeraltında olan bu kaynakların üzerindeki örtü belirli bir süreyle açılarak, tamamen alıcı ortam olarak içindeki oluşumlardır. Bu nedenle madenlerin nerelerde oluşup oluşmayacağına insanlar karar madenciliği proje ve işletmeleridir. Madenler, denizler, ormanlar, dereler gibi yerkabuğu olanak sağlamıştır. Bu anlayışın en ileri safhada uygulandığı proje ve işletmeler altın ve bakır adlandırdığımız etrafıyla bağlantısı kesilerek izole bir şekilde kapalı devre işletilirler. Adı çevresel değerlerin korunduğu yaşanılabilir bir çevreyle uyumlu olarak gerçekleşebilmesine üzerinde bu metal madenleri doğanın doğal süreçleriyle oluşuyor ve oluştukları bölgelerde insan türünün dünya üzerinde devamlılığı için şart olan üretimin yine başka bir şart olan 1980’li yıllarda bütün dünyada artan çevre bilincinin sonucu oluşan çevre mühendisliği disiplini yerkabuğu üzerinde metal içeriğini yükseltiyor. Cevherleşmelerin olduğu bu bölgelerde ve Petrol kaynakları kadar, yeraltında çıkarılmayı bekleyen madenlerimiz de çok önemlidir ve dış ticaret açığımızı kapatmakla en önemli unsurlardır. Karadeniz’de keşfedilen doğalgaz yatağı ile bölgemizde keşfedilmeyi bekleyen diğer doğalgaz sağlamaktadır. Madencilik faaliyeti yapılmadığı takdirde özellikle su kaynaklarında metal kontaminasyonuna tesisleri en az ithal girdiye ihtiyaç duyan tesisler olarak, döviz açığının kapanmasına büyük katkı dayalı üretim ise döviz açığının kapanmasında en önemli etkendir. Petrol, Doğalgaz ve Maden Dış ticaret açığımız döviz kuru artışlarının en önemli nedenlerinden biridir. Yerli kaynaklara sebebiyet veriyor, olduğu gibi bırakıldığı takdirde yıllar boyunca bu kontaminasyon devam bulunup büyük yarar sağlamaktadırlar.”
“Çanakkaleli hemşehrilerimize ve Türkiye kamuoyuna ilan etmek istiyoruz…”
“Değerli Çanakkale halkı, Madenci kardeşlerimiz ülkemiz ekonomisine doğrudan katkıda bulunup büyük yarar sağlamaktadırlar. Faaliyeti bitirip sahayı bırakıp gitmezler, sahada sıyrılıp depolanan bitkisel toprağı çalışma biten alanlara sererek, yeşillendirilip ağaçlandırılarak doğaya uyumlu hale getirirler. Sözün özü buradan öncelikle Çanakkaleli hemşehrilerimize ve Türkiye kamuoyuna ilan etmek istiyoruz; Çevresel değerlerin korunduğu sürdürülebilirlik madencilerin asli işlerinin başında gelir, tıpkı maden jeolojisi ve maden mühendisliği gibi. Yapılan ve yapılacak olan tüm bu yatırımlar için şimdiden yatırımı yapacak olan yatırımcıları derneğim ve arkadaşlarım adına tebrik ederim. Bizler, yapılacak olan sektörümüzle ilgili tüm yatırımlarda siz değerli basın mensupları ve Çanakkale’nin tüm sivil toplum örgütlerine köprü vazifesi görmeyi görev edinmiş bulunmaktayız. Bu sebeple; Çanakkale ve Türkiye ekonomisine katkı sağlayacak tüm sektör yatırımlarında, Çanakkale’nin tüm STK ları ve siz değerli basın mensuplarıyla çalışmaktan onur duyacağımızı belirtmek isterim.”